Scarlett Johansson ve Jonathan Bailey’nin başrollerinde yer aldığı Jurassic World Rebirth, efsanevi dinozor serisinin yedinci filmi olarak vizyona girdi. Ancak eleştirmenlere göre film, ne heyecan ne de özgünlük anlamında bekleneni verebildi.

Steven Spielberg’in 1993’te başlattığı serinin yeni halkası, orijinal filme sadık bir şablonu yeniden sunuyor: dinozorlarla dolu tehlikeli bir ada, DNA peşinde koşan bir ekip ve zor durumda kalan bir aile… Ne var ki bu klasik yapı, bu kez izleyiciyi koltuğuna mıhlamakta başarısız kalıyor.

Scarlett Johansson, kalp hastalıkları için yeni bir ilaç geliştirmek isteyen bir ilaç şirketi adına çalışan paralı asker Zora Bennett’i canlandırırken, Jonathan Bailey zeki bir paleontolog olan Dr. Henry Loomis’e hayat veriyor. Ancak filmdeki asıl gerilimi, dev bir deniz dinozorunun saldırısına uğrayan bir ailenin hikâyesi oluşturuyor. Eleştirmenler, bu yan hikâyenin ana senaryoyu gölgede bırakacak kadar etkileyici olduğunu söylüyor.

Filmin yönetmen koltuğunda, Rogue One ve The Creator gibi yapımlarla tanınan Gareth Edwards oturuyor. Ancak yönetmenin aksiyon sahnelerindeki temposu eleştirilirken, karakterlerin dinozorlarla karşı karşıya geldiği anların yeterince gerilimli olmadığı vurgulanıyor.

Filmin olumlu yönleri arasında devasa dinozorların etkileyici görselliği ve John Williams’ın ikonik müziğinin yeni düzenlemelerle tekrar kullanılması gösteriliyor. Ancak tüm bunlara rağmen, serinin ilk filminin yarattığı hayranlık ve heyecan duygusuna yaklaşamadığı açık.

★★☆☆☆

“Spielberg’in orijinaline yaklaşmak bir yana, Rebirth yeni bir soluk getirmek yerine risk almaktan kaçınıyor.”
– BBC Culture

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz